Ülkemizde boşanma hukuku, ilk kez 1926 yılında yürürlüğe girmiş ve o tarihten bu yana önemli revizyonlardan geçmiştir. Kanun evlilikler, boşanmalar, çocukların velayeti ve mal paylaşımı gibi ilgili konular için kılavuz ilkeler ve düzenlemeler sağlamaktadır. Türkiye’de boşanma, yalnızca eşlerden biri veya her ikisi tarafından başlatılabilen yasal bir süreçtir. Süreç bir mahkeme veya yetkili bir noter aracılığıyla başlatılabilir. Boşanma anlaşmalı değilse ve çiftin çocuğu veya malı yoksa, notere yazılı bir anlaşma sunmayı içeren basitleştirilmiş bir süreçten geçmeyi seçebilirler.
Türkiye’de boşanma gerekçeleri iki kategoriye ayrılmaktadır: kusura dayalı ve kusura dayalı olmayan. Kusura dayalı gerekçeler arasında zina, zulüm, terk ve bağımlılık yer alırken, kusura dayalı olmayan gerekçeler arasında uzlaşmaz farklılıklar ve en az bir yıl ayrı yaşama yer almaktadır. Kusura dayalı boşanma durumunda, boşanmayı başlatan eşin diğer eşin kusurlu olduğunu kanıtlaması gerekir. Mahkeme boşanma gerekçelerinin geçerli olduğunu tespit ederse, boşanmaya karar verebilir ve çocukların velayeti, mal paylaşımı ve nafaka için hükümler koyabilir. Kusursuz boşanmada mahkeme, evliliğin telafi edilemez bir şekilde bozulduğunu tespit ederse boşanmaya karar verir.
Boşanma Sebepleri
Boşanma bir evliliği sona erdiren yasal bir süreçtir ve dahil olan herkes için zor bir deneyim olabilir. Boşanma nedenleri çeşitli ve karmaşıktır ve genellikle ilişkinin bozulmasına yol açan faktörlerin bir araya gelmesi ile süreç başlar. Ülkemizde iki kategoriye ayrılan kılavuz ilkeler sunmaktadır: özel nedenler ve genel nedenler. Türkiye’de özel boşanma sebepleri arasında şunlar yer alır:
- Zina
- Hayata kast, kötü muamele, onur kırıcı davranış
- Suç işleme, haysiyetsiz hayat sürme
- Akıl hastalığı
- Bağımlılık problemleri
Evlilik dışı biriyle cinsel ilişkiye girmek olarak tanımlanan zina, evlilik sözleşmesinin ihlali olarak kabul edilir. Türkiye’de ise en yaygın boşanma nedenlerinden biridir. Fiziksel ve duygusal istismar da dahil olmak üzere çeşitli şekillerde ortaya çıkabilen hayata kast, istismar ve onur kırıcı davranışlar Türkiye’deki diğer boşanma gerekçeleridir. Eşlerden birinin bir suçtan hüküm giymesi veya haysiyetsiz bir yaşam sürmesi de boşanma için geçerli bir nedendir. Akıl hastalığı da Türkiye’de boşanma gerekçeleri arasındadır. Türkiye’de genel boşanma sebepleri arasında ise şunlar bulunur:
- Evlilik birliğinin temelinden sarsılması
- Anlaşmalı boşanma
- Ortak hayatın yeniden kurulamaması sebebiyle boşanma
Evlilik birliğinin sarsılması, çiftin sorunları üzerinde çalışıp bir çözüme ulaşamadığı bir durumu ifade eder. Bu durum iletişim eksikliği, farklı değerler veya çiftin sağlıklı bir ilişki sürdürmesini zorlaştıran diğer sorunlardan kaynaklanabilir. Anlaşmalı boşanma, her iki tarafın da evliliğin sona erdirilmesi konusunda hemfikir olduğu durumdur ve mahkeme duruşması olmaksızın gerçekleştirilebilir. Ortak yaşamın yeniden kurulamaması nedeniyle boşanma, çiftin en az bir yıl ayrı yaşaması ve artık sağlıklı bir ilişki sürdürememesi durumudur. Boşanma gerekçelerine ek olarak, Türkiye’de bir evliliğin sona ermesine katkıda bulunabilecek başka faktörler de vardır. Borç, işsizlik ve mali stres gibi mali sorunlar bir ilişki üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir ve boşanmaya yol açabilir. Sadakatsizlik, iletişim sorunları ve samimiyet eksikliği de bir evliliğin bozulmasına katkıda bulunabilecek yaygın sorunlardır.
Sonuç olarak, Türkiye’de boşanma nedenleri çeşitli ve karmaşıktır ve genellikle ilişkinin bozulmasına yol açan faktörlerin bir araya gelmesi ile oluşur. Boşanma gerekçeleri ister özel ister genel olsun, çiftlerin seçeneklerini anlamaları ve boşanmayı düşünürken nitelikli bir avukatın rehberliğine başvurmaları önemlidir. Bu konuda sayısız deneyimleri ile Turhan & Bilge Hukuk ve Arabuluculuk Bürosu boşanma sürecinizde gereken tüm işlemleri yaparak en hızlı şekilde sorunları çözüme ulaştırabilir.
Boşanma Sürecinde Müşterek Çocukların Velayeti
Çocuk velayeti, boşanma sırasında ebeveynlerin karşılaştığı en zorlu ve duygusal konulardan biridir. Çoğu durumda, her iki ebeveyn de çocuklarıyla ilişkilerini sürdürmek ister ve çocukların birincil velayetinin kimde olacağını belirlemek zor olabilir. Genel olarak mahkeme velayeti belirlerken çocuğun yaşı, her bir ebeveynle ilişkisi ve ebeveynlerin çocuğun fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılama becerisi gibi çeşitli faktörleri dikkate alacaktır. Boşanma sırasında, çıkarlarınızı temsil etmek ve ebeveyn olarak haklarınızın korunmasını sağlamak için aile ve boşanma hukuku alanında uzmanlaşmış nitelikli bir avukat seçmeniz çok önemlidir. Turhan & Bilge Hukuk ve Arabuluculuk Bürosu, boşanma sürecinde olan ve çocuk velayeti konusunda yardıma ihtiyaç duyan bireyler için iyi bir tercih olacaktır. Turhan & Bilge Hukuk ve Arabuluculuk Bürosu, aile ve boşanma hukuku konularında uzmanlaşmış, Türkiye’nin önde gelen hukuk bürolarından biridir. Firma, çocuk velayeti anlaşmazlıkları da dahil olmak üzere karmaşık aile hukuku davalarını ele alma konusunda başarısı kanıtlanmış deneyimli avukatlar tarafından yönetilmektedir.
Turhan & Bilge Hukuk ve Arabuluculuk Bürosu ile çalışmanın en önemli faydalarından biri, çocuğun menfaatine en uygun çözümleri bulma konusundaki kararlılıklarıdır. Firmadaki avukatlar, çocuk velayeti anlaşmazlıklarının duygusal olarak yüklü olabileceğinin farkındadır ve çocuklarının ihtiyaçlarının ön planda tutulmasını sağlamak için müvekkilleriyle yakın bir şekilde çalışırlar. Firma ayrıca müvekkillerine yasal temsil, arabuluculuk ve müzakere gibi konularda oldukça yardımcı olmaktadır. Aile hukukunun karmaşıklığını aşma konusunda yeteneklidirler ve müvekkillerine yasal süreç boyunca kişiselleştirilmiş ilgi ve destek sağlamaya kendilerini adamışlardır. Boşanma hukuku alanındaki uzmanlıklarının yanı sıra Turhan & Bilge Hukuk ve Arabuluculuk Bürosu, müvekkillerinin haklarının korunmasını sağlamak için gerekli olan Türk kanun ve yönetmelikleri hakkında da derin bir anlayışa sahiptir. Aile hukukundaki değişiklikler konusunda güncel kalmaya ve müvekkillerine mümkün olan en iyi sonuçları sağlamak için bilgi ve deneyimlerini kullanmaya kararlıdırlar.
Boşanma Sürecinde Maddi ve Manevi Tazminat
Türkiye’de maddi ve manevi tazminat Türk Medeni Kanunu’nun 174. Maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde, kusursuz veya daha az kusurlu tarafa, boşanma yüzünden uğradığı zararlardan dolayı kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteme hakkı tanımaktadır. Boşanmaya sebep konulardan ötürü maddi yada manevi zarara uğradığı belgelenebilen taraf da yine tazminat isteme hakkına sahiptir. Türkiye’de maddi ve manevi tazminat talepleri, boşanma davası sırasında veya boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde harç alınmak suretiyle ileri sürülebilmektedir. Ancak eşlerden biri tazminat hakkından feragat ederse ne aynı davada ne de ayrı bir davada tazminat talep edemeyecektir. Kusur açısından, davacı eşin maddi tazminata hak kazanabilmesi için boşanmaya yol açan olaylarda ya tamamen kusursuz olması ya da davalıdan daha az kusurlu olması gerekmektedir. Ayrıca eşler eşit kusurlu ise yoksulluk nafakası talep edebilecekler ancak maddi tazminat talebi söz konusu olmayacaktır. Maddi ve manevi tazminat davaları için özel bir yetki hükmü bulunmamakla birlikte, yetkiye ilişkin genel usul hükümlerine atıfta bulunulması gerekmektedir. Önceki Medeni Kanun’dan farklı olarak, maddi tazminat talebi için kusursuz olma şartı artık aranmamaktadır. Manevi tazminata ise taraflar talep etmedikçe hakim resen hükmedemez. Türkiye’de boşanma sürecine girenler için saygın bir hukuk ve arabuluculuk bürosunun rehberliğine ve desteğine başvurmak son derece faydalı olabilir. Turhan & Bilge Hukuk ve Arabuluculuk Bürosu, aile hukuku da dahil olmak üzere çeşitli hukuki alanlarda uzman rehberlik ve destek sağlayan Türkiye’nin önde gelen hukuk bürolarından biridir. Zorlu boşanma davalarını ele alma konusunda geniş deneyime sahiptirler ve müvekkillerine maddi ve manevi tazminat sürecinde yardımcı olabilirler.